Baklava, Türk mutfağının en meşhur ve en beğenilen tatlılarından biridir. Özellikle çok ünlü olan Gaziantep baklavası, kırk kat yufka ile yapılır.
Tarihi
Baklavanın Tarihi Asurlar'a kadar uzanır ancak bu tatlı, iki hamur arasına kuru meyvelerin serpiştirilip, fırında pişirilmesiyle yapılıyordu. Bu baklava dünyanın çeşitli ulusları tarafından çok sevildi ve değişik şekillerde yapıldı.
Osmanlı'da Baklava
Halk arasında çok sevilen baklavanın ünü zamanla Osmanlı Sarayı'na kadar uzanmış; bayram, düğün ve özel kutlama sofralarında mutlaka yer almıştır. Hatta baklava yapımı o kadar ciddiye alınmış ki, 17. yüzyıl sonlarında Saray'da baklava alayı oluşturulmuştur. Saray’da baklavanın önemi, konaklardaki gibi sadece zenginlik ve ince zevk alameti sayılmasından değil, aynı zamanda devlet törelerine girmiş olmasındandı. 17. yüzyılın sonlarında veya 18. yüzyılın başlarında ortaya çıkmış olan baklava alayı geleneği, bunun en belirgin örneğidir. Ramazan ayının ortasında, padişahın askere iltifatı olarak, Saray’dan Yeniçeri Ocağı’na baklava giderdi. Her on askere bir sini baklava hazırlanır ve Saray mutfağı önünde dizilirdi. Silahtar Ağa, bir numaralı yeniçeri olan padişah adına ilk siniyi teslim aldıktan sonra, diğer sinilerin her birini ikişer asker nizami olarak yüklenirdi. Her bölüğün amirleri önde, baklava sinilerini taşıyanlar arkada, açılan kapılardan dışarı çıkarak kışlalara doğru yürüyüşe geçerlerdi.

|